Ben şansa çok inanırım. Yani ne kadar çalırsanız çalışın tabii ki çalışmak önemli ama şansınız da yaver gitmeli bu hayatta. İşte ben şansı yaver gidenlerdenim. Doğru zamanda doğru yerde doğru insanlarla birlikte olacaksın derler ya… İşte ben o olanlardanım. Bazen bir yer, bir ruh yakalar, doğru insanlar bir araya gelir ve güzel işler ortaya çıkar. İşte o yer, o ruh ve o insanlarla birlikte 10 yıldır güzel işlere imza atıyoruz…
Hayatta çok büyük mucizelere ihtiyacınız yok. Büyük okullar okumanıza, çok varlıklı bir ailenin çocuğu olmanıza gerek yok. Hayatınızı şekillendirecek bazen sadece “iki insanla” tanışmak olabilir.
Benim öyle oldu.
Henüz liseden yeni mezun olmuşum. Balık gibi ne yapacağım ben diye düşünürken Serkan Bayraklı ile tanıştım. Web sitesi diye bir şey varmış onu öğrendim. Serkan’la freelance çalışırken bir sürü iş yaptık işte o işleri yaparken Görkem Özdemir ile tanıştım.
Sonrasında bir hikaye başladı. Çok uzun bir hikaye. Biz bu hikayenin adını “Serbay” koyduk.
Biz 20’li yaşlarımızda 35 m2 bir ofiste Serbay’ı kurduğumuzda konunun buralara gelebileceğini tahmin bile edemiyorduk. Sadece hayal kuruyorduk. Şunu biliyorduk ki aslında çalışırsak olur.
Kollarımızı sıvadık ve çok çalışmaya başladık. Çok kısa bir süre de beklemediğimiz bir performansla hayallerimize karşı yol almaya başladık. Bu süreçte her geçen gün Serbay’da biraz daha büyüyordu.
Gecemizi gündüzümüze katarak birçok işe imza attık. Birçok müşteriyle çalışma fırsatı bulduk. Şehrimize sığmayan hayaller kuruyor bu hayallerin gerçek olması için var gücümüzle çalışıyorduk. Biliyorduk ki her zaman daha iyisi olabilir.
Serbay’da bugüne kadar büyük tutku ile çalışan pırıl pırıl insanlar ile tanışma ve çalışma fırsatı buldum . Onlarla birlikte hayallerimizi paylaştık, beraber yeni hayaller kurduk. Yepyeni bir kültür inşaa ettik beraber. Onların hayatına dokunmaya çalıştık. Bugün Serbay’ın 10 yıllık geçmişine baktığınızda; başka şirketlerde çalışan, kendi iş yerini kuran birçok Serbay’lı görebilirsiniz. Birçok stajyerin hayatına dokunduk. Onların gelecek planlarında bizde onların hayallerine ortak olduk.
Kim bilir belki Serbay’da onların hayatlarında önemli dönüm noktalarından biri olmuştur.
Evet. Ben otuz yaşındayım, Serbay 10 Yaşında!
20’li yaşlarımızı harcadığımız ajansımız ile birlikte büyüyoruz. Arkama dönüp baktığımda iyi ki de o güzel yaşlarımı Serbay için harcamışım diyorum. Hayallerimizin birçoğunu gerçekleştirdik ama henüz gerçekleştireceğimiz daha birçok hayale sahibiz.
Mesela 2021 yılı ile birlikte Bolu’da Ar-Ge merkezimizi açıyoruz. Bolu’da yepyeni bir serüvene başlıyoruz. Şu an bu yazıyı okuduğunuz Tayyare Limanı Dergisi’nin ilk sayısını Berce Özdemir’in liderliğinde ve birçok Serbaygiller arkadaşımızın gayretiyle hayata geçiyoruz. Diliyorum ki çok çok uzun yıllar bu dergiyi sizlerle buluşturmuş oluruz.
Evet biz Serbay’ı üç kişi kurduk ama bugün birçok arkadaşın hayal ortağıyız.
Biz biliyoruz ki biz olmasak da artık Serbay’a sahip çıkacak onu daha da büyütecek birileri hep olacak.
İşte geride bıraktığımız 10 yılın hikayesi bu… Bu hikayeye bir sayfa ya da bir satır ekleyen, bir virgülün yerini değiştiren, bir kelimenin altını çizen, desteğini koyan, yüreğini koyan, enerjisini koyan, hayallerini koyan herkese yürekten teşekkürlerimizle…
O halde yeni hayallere ve yepyeni 10 yıllara…
#SerbayHenüz10Yaşında
Dijital pazarlama, marka yönetimi, sosyal medya ve e-ticaret konuları hakkında gerek kendi birikimlerim gerekse de öğrendiklerimi sizlerle paylaşıyorum...
İstanbul Dışı sayfalarımızın bu sayıdaki konuğu Düzce’den Serbay Dijital Reklam Ajansı oldu. Düzce ve Bolu’da faaliyet gösteren reklam ajansına dair merak ettiklerimizi ajansın kreatif direktörü Özkan Gözütok’tan dinledik.
Bizim Serbay Akademi’deki amacımız; Serbay’ın markalarına, çalışanlarına, müşterilerine ve iş ortaklarına çeşitli eğitim ve etkinlikler düzenleyen tabiri caizse bir “okul” olmaktır.
Bolu’da yepyeni bir serüvene başladık. Yeni Ar-Ge merkezimizi hayata geçirdik. Gelişimimiz hız kesmeden sürüyor ve sürmeye de devam edecektir.
